Taksim’deki Gezi Parkı odaklı olayların planlayıcılarından olduğu iddiasıyla “Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım” suçundan 28 Ocak’ta tutuklanan ve hakkında 22 yıl 6 aydan 30 yıla kadar hapis cezası istenen Ayşe Barım, T24’ten Cansu Çamlıbel’e konuştu.
“Bana sahip çıkmadılar, bunu ömrüm boyunca unutmayacağım”
Barım “Çalıştığım birçok yapımcıya “Lütfen bir açıklama yapın, oyuncuları kimin seçtiğini, dizilerin patronunun kim olduğunu söyleyin” dedim. Ama iki yapımcı dışında -onlara gerçek tabloyu çizdikleri için teşekkür ederim- kimse karışmak istemedi. Bana sahip çıkmadılar, bunu ömrüm boyunca unutmayacağım. Korksam da benim vicdanım asla elvermezdi. Oyuncular ise destek olmaya çalıştıkça bu kimliği belirsiz trol hesaplarca linç edildiler. Sonra da beni yalnız bırakmakla suçlandılar. Ben önce tekelleşme iddiasıyla sosyal medyanın linç kültürünü acı şekilde yaşadım. On gün sonra ise bir anda bu suçlamalar aynı trol hesaplarınca Gezi provokatörlüğüne çevrildi. Sonrasını zaten biliyorsun. Düşünsenize ben 240 gündür tutukluyum. Ama bazen “Bu sessizlik, mağduriyetime yer açmış olabilir mi?” diye de düşünmeden edemiyorum.” ifadelerini kullandı.
“Oyunculardan beni ziyaret etmek isteyenlerin başvuruları reddedildi”
“Oyunculardan seni ziyaret etmesine izin verilen oldu mu?” sorusu üzerine Barım “Yalnızlaştırma, izolasyon ve aslında sosyal bir varlık olan insanı insandan mahrum bırakma, benim kaldığım bölümdeki cezalandırmanın bir parçası. Tutuklandığım günden beri Bakırköy Savcılığı’na ve Adalet Bakanlığı’na yapılan özel izin başvurularının hepsi reddedildi. Burada milletvekili dışında da izin alan o kadar çok kişi oldu ki neden ben yalnızlaştırılıyorum, anlayabilmiş değilim. Oyunculardan da başvuru yapanlar reddedildi. Oyuncular ve arkadaşlarımla aylar sonra ilk defa mahkeme salonunda göz göze geldik, birbirimize baktık, birbirimizi ne kadar sevdiğimizi hissettik. Her birine ayrı ayrı teşekkür ederim orada oldukları için. Avukat kabinlerinde denk geldiğim herkese sordum ve evet onlara özel izinle ziyaretçi geliyormuş.” dedi.
“Söylentiler üzerine baktırdım, 28 oyuncumuz TRT ve Tabii’deki 25 projede rol almış”
“Sektörünüzde dolaşan bir dedikodu var. Deniyor ki; senin şirketinin temsil ettiği oyuncuların TRT kanallarındaki yapımlarda yer almasına izin vermediğin için birilerinin canını sıkmışsın ve iş buraya kadar gelmiş. Karşı karşıya olduğun durumun birilerinin kişisel husumetinden kaynaklı olabileceğini hiç düşündün mü?” sorusu üzerine ise Barım “Tabii ki düşündüm ve hâlâ her gün neden ve kim, diye düşünüyorum. Ve açıkçası böyle bir duruma sebep olacak ne yapmış olabilirim, bulamıyorum. Söylediğin yorumlar bana da ulaştı. Bunun üzerine şirketteki ilgili birimden, oyuncularımızın son yıllarda TRT’de ve Tabii platformunda kaç projede rol aldıklarına bakmalarını rica ettim. Son yıllarda 28 oyuncumuz, aşağı yukarı 25 adet TRT ve Tabii projesinde rol almış. Yani bahsettiğin gibi bir algı yaratıldıysa da bizim ortaya koymuş olduğumuz rakam bunun gerçek dışı bir iddia olduğunu açıkça kanıtlıyor. TRT’nin en başarılı projelerinden Masumlar Apartmanı’nın baş rollerinden üç oyuncu bizimle çalışıyor. TRT’nin yine çok başarılı bir projesi olan Payitaht’ın başrol oyuncusu yine birlikte çalıştığımız oyuncularımızdan biri. Tabii’nin lansman projesi olan Mevlâna’nın başrol oyuncusu da yine bizimle çalışıyor. Gördüğünüz gibi iddialar doğru değil. Ayrıca şunu da eklemek isterim ki menajer sadece bir aracıdır.” yanıtını verdi.